Son yıllarda Osmanlı tarihiyle ilgili kitapların sayısında ciddi bir artış gözlendi. Osmanlı romantizminin yapıldığı dizilerin çoğalması edebiyatı da etkiledi. Saray entrikaları, sultanlar ve zevceleri, harem hayatı ve savaşların anlatıldığı bu eserler ilgi görüyor. Mevlana ve tasavvuf konularını romanlarına taşıyan Elif Şafak da Osmanlı’ ya kayıtsız kalamadı. Modaya uyarak Osmanlı tarihinden bir kesit sunduğu Ustam ve Ben adlı romanı çıktığı günden itibaren çok satanlar listesinde yerini aldı.
Ustam ve Ben’ le Zamanda Yolculuk
Yazar romanında Osmanlı İmparatorluğu’ nun en önemli mimarı olan Mimar Sinan’ a değinmiş. Söz konusu Osmanlı devrinde geçen bir roman olunca etrikalar, çekişmeler eksik olur mu? Yazar imparatorluğun karmaşasından etkileyici olaylar sunmuş.
Cihan adında Hintli bir çocuk ile Çota isminde bir filin hikayesinin anlatıldığı Ustam ve Ben, Mimar Sinan’ ın daha çok üzerinde durulması gerektiğini söylüyor. Mimar Sinan’ a değinildiği için Kanuni Devri Osmanlı’ sına götürüyor yazar. Romanda Mimar Sinan’ ın ölümüne kadar tarihi olaylara aykırı bir durum görülmüyor. Ama Mimar Sinan’ ın ölümünden sonra kurgu başlıyor.
Doğu’ yu anlamak adına Batılı okurların zevkle okuyabilecekleri bir kitap. Elif Şafak kitabında Mimar Sinan’ ın eserlerinden söz etse de, Cihan karakterine daha çok odaklandığı için bu eserler hakkında ayrıntılı bilgilere yer verilmemiş. Yine de Osmanlı’ yı ve doğu kültürüne meraklı herkesin okuması için önerilen bir kitap.